Bizler, öyle gönül yolcularıyız ki sevgide vefadan söz ederiz de menfaat ağacına ilk önce kendimizi yerleştiririz..Sözde kalır söylediklerimiz ve özde arınmaktan uzağız... Geldiğimiz kaynağa döneceğimizi bile bile, giderken çıkınımıza sadece erdemi koyacağımızı unutup gene de aciz kalırız nefsin yanında...
Nice insanlar gelmiş geçmiş:özü bir sözü bir..Nice öğütlerle yol göstermişler kalbi karanlıkta kalanlara da kulak, sağırım diye haykırmış adeta ve biz, çamurlu yollarda yürüyüp çamurlara bulaşmayı yeğlemişiz. Pişmanlık denen rüzgardan arada bir ruhlarını ferahlatsalar da., kısa sürmüş...Gönlün arzularına boyun eğmek, egemenlik kurmuş ve insan denen varlık, küçüldükçe küçülmüş kendi özünde. Nereye baksa kendi gibiler... kaçımız içimizde kendimizle yaptığımız hesaplaşmada beraat ederiz,her yaptığımızın hesabını kaçımız verebiliriz vicdan muhakememizde…gönül rahatlığıyla kaç tane içimizi rahatlatan davranışımız vardır,düşündünüz mü hiç….görünen yüzümüzün kimbilir kaç bin görünmeyen tarafı vardır,kimbilir kaç maske değiştirmişizdir her davranışımızda.söyleyemesek te cevabını biliyoruz aslında,bir suçu söyleyebilmek cesareti isteyen,acı bir itiraf olacaktır...masum ya da can yakan ne yalanlar söylemişizdir kimbilir,bilerek ya da istemeyerek ne gönüller kırmışızdır onarılamayacak…kimbilir ne yaşlı gözler bırakmışızdır gerimizde,ne ahlar almışızdır ya da ne beddualar okunmuştur ardımızda…vicdan muhasebemizde suçluluk hissetsek te,nefsimizde kendi kendimizi kandırmışızdır hep.kendimizi haklı çıkarmak adına beyhude nedenler bularak,sütten çıkmış ak kaşık olmadığımızı hiç kabullenememişizdir maalesef…ve her kırdığımız gönül ve yaraladığımız hatır için,bir çocuğun suç bastırması gibi ne olmadık nedenler yaratmışızdır yüzümüz kızararak ve gözgöze gelmekten kaçarak…
ve sonunda yalnız kaldığımızda,yalnızlığın acımasızlığı vurduğunda yüreğimizin sahiline,yaptığımız bütün hataların günahını çıkarır gibi,sanki bir mahşer hesaplaşması yapıyorcasına,içimiz sızlayarak ve gözlerimiz dolarak keşkelerin,pişmanlıkların o dönülmez yolunda,o yürek yakan derin acılarıyla,ve o kahreden biçarelikle başbaşa kaldığımızda,bütün pişmanlıklarımız için,ne yazık ki vakit geç olmuştur artık……
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder