26 Nisan 2010 Pazartesi

İNSAN'IN BÜYÜK YÜRÜYÜŞÜ


Etrafımda binlerce insan Kadın/erkek, genç yaşlı Sıcak güneşin altında Biraz önce uğradığım Tüm coşkuları yaşadığım Allah’ın evi Kâbe’den İnançla tepeye yürüyorum İçimdeki coşku selini Dışımdaki insan selini Kafamdan geçenleri Kalbimden geçenleri Tarifi imkânsız olarak Bütün derinliğinde İçtenliğinde yaşıyorum Tepeye vardığımda Bakındım şaşkınlıkla Binlerce/milyonlarca Beyaz giysili insanlarla Vadiler, tepeler doluydu Dünyanın her yerinden Dilleri/ırkları farklı Ülkeleri/kıtaları farklı Birbirini konuşarak Anlamaz birçok insan Aynı inançla/din diliyle Aynı şeyleri söyleyerek Yürüyorlardı tekbirleriyle İçimden yükselen Bilgi ve bilincimle Düğümlenen dilime Yüreğimden söylenen Aklımla/muhakememle Sezgimle ve kalbimle Rabbime yöneldim Ufukların tepesinden Arafat’ın yükseğinden İşte huzurundayım Biliyorum her yerde Her zaman senin Hep huzurundaydım Ama bu gün, ayrı Bu gün çok farklı Toplanın dediğin yerde Ben, aklımla kalbimle Tekrar huzurundayım Dünyaya geldiğimden Benliğimi edindiğimden İtibaren hep seslendim Senin yolunda yürürken Dünyanın çeşitli yerlerinden Sürekli sana yöneldim Zamanlar içinde kendimi Süzdüm yanlışlar içinden Ganjın serin sularında Yıkanıp temizlenirken Himalayaların tepesinden Budha’nın aydınlık ateşini Karanlığa yaktığı yerlerden Tibet yaylalarından seslendim Mısırın Nil nehrindeydim Anadolu medeniyetlerinden Azteklerin ülkelerinden Avrupa’nın orta yerinden Olimpos’un tanrılar şehrinden Uçsuz bucaksız çöllerden Dünyanın güneyinden/kuzeyinden İsa’nın çarmıha gerildiği yerden Muhammed’i yükselttiğin yerden Musa’nın ateşi gördüğü Kutsal saydığın tepeden Mısır piramitlerinin dibinden Muhammed’in taşlandığı Kan revan içinde bırakıldığı Sürgün edildiği Mekke’den Sürekli sana seslendim Beni duymanı, korumanı Beni sevmeni, yanına almanı Bütün gönlümle istedim Biliyorum dünyada görevim Sona ermeden, vaadin gelmeden Senin yanına gelemem Sana eğik yüzümle/kalbimle İçimi yakan kirlerimle Sana asla gelemem Ama sana sevgimle Bütün kalbimle yönelirim Uzun yolculuğumda Siyahtım/beyazdım/sarıydım Her kabileden/ırktandım Her dili konuştum sana Amacım sana ulaşacaktım Öyle dar zamanlar Öyle zorlu/sıkıntılar Geçirdim ki tanrım Korkularım vardı Çoğu zaman benim Beni senden uzaklaştıran Çoğu zaman Korkularıma yenildim Dünyada Yaşamayı Ölümsüz olmayı istedim Kurgularımla Kendimi evrenin Özünde buldum Evrenin derinliklerinde Dünyadan öte dolaştım Benden önce yaşayan Atalarımın ruhlarından Evlatlarımın torunlarımın Ruhlarında yaşadım Başka insanların Başka varlıkların Vücutlarında dünyaya Defalarca geldim yaşadım Senin varlığında Hepten kayboldum Vücudunda vahdet dedim Bende tanrı’da bir dedim Ve sonunda tanrı benim dedim Seni bende, beni sende gördüm Ama şimdi biliyorum Bütün bunlar korkularımın Aklımda, muhakememde Dalgalandırdığı insandım Korkularımın yanılsamasında Aklımın güçsüzlüğünde Ve de sınırlarında Cehalet içindeki atalarımın Öngörü ve tabularında Seni kaybettim Sensiz güçsüzleştim. Artık şundan kesin eminim Bütün şüphelerimi hallettim Sen yaratansın ben yaratılan Sen ayrı varlıksın ben ayrıyım Ben sana hiç bir şey yapamam Sen bana her şey yapabilirsin Sen hiç bir şeye muhtaç değilsin Ben sana muhtacım/bağlıyım Şimdi huzurundayım Korkularımdan arınmış Kalbim sevginle dolmuş Senin gönderdiğin dünyada Senin istediğin şekilde huzurda Sana sesleniyorum Sana yalvarıyorum Korkularımı affet Kurgularımı affet Ben içimdeki Bütün şeytanlarımı Acımasızca taşladım Şeytanla arkadaşlığımı Bitirdim/soyundum/yıkandım Dünya elbiselerinden arındım Atalarımdan gelen yanlışlardan Bilgilerin/bilinçlerin kirlerinden Arındım/temizlendim sana geldim Özgürlüğümü hissederek Aklımla hükmederek Muhakememle erişerek Sevginle/sevgimle yönelerek Yara Rabbi, Bundan böyle, Aklıma yenilmeyeceğim Tarihe yenilmeyeceğim Atalarıma yenilmeyeceğim Şeytana yenilmeyeceğim Korkularıma yenilmeyeceğim Senden gelen hidayeti/aydınlığı Kin/nefret ve korkudan gelen karanlığı Bilgi ve bilinçle ayırıyor Bilgi ve bilinçle seçiyor Bilgi ve bilinçle özgürlüğü Huzurunda haykırıyor Ve buradan dünyaya Seninle, yeniden doğuyorum Beni dünyaya gönderdiğin aklıkla/saflıkla/berraklıkla Senden geldiğim özle/esasla Yeniden dünyaya/hayata Görevlerimi özgürce yapmaya Tüm kirler ve haksızlıklardan Tüm yalan ve riyakârlıklardan Uzak durarak/ve savaşarak İnsanca yaşama dönüyorum Geçmişimi tümüyle af et Geleceğimde bana yardım et Beni hidayete/aydınlığa Ulaşan kullarınla beraber kıl Beni özgürlüğe/kurtuluşa Eren kullarınla beraber kıl Bizi hidayete/aydınlığa Özgür yarınlara nasip kıl Sen en büyüksün Allah’ım Sen en güçlüsün Allah’ım Sen yaratan/verensin Allah’ım Sen gönderen/alansın Allah’ım Senden geldim, sana geliyorum Beni katında kabul et Allah’ım

2 yorum:

  1. kudret der ki güzel yazı hocam

    YanıtlaSil
  2. Arif bey "İrfan"ın da sahibi sizi böylesine Arif kılmış ve bu niyazı ettirmiş diye ne kadar şükretseniz hiç sayılacaktır elbette, ama Allah'ımız merhametlidir, gönül kıblenizi de gördüğünden inşallah kendisine layık olan, "ezelde başlamış ve ebedde devam eden" hamdi yapanlardan kabul etsin sizi de. Her iki cihan saadetlerine mazhar olmanızı diler saygı ve sevgiler sunarım.

    YanıtlaSil